Minik Şeytan çatlak sesiyle şöyle dedi;
"Sakın anneni dinleme!Sabah kalktığında dişlerini fırçalama!Hatta akşam yatmadan önce de fırçalama dişlerini!Diş fırçalamak iyi bir şey değildir!"
Melek yumuşak bir sesle şöyle dedi;
"Anneni her zaman dinle.Dişlerini sabah ve akşam fırçala.Böylece dişlerin çürümez ve sağlıklı kalır.Pırıl pırıl,tertemiz görünür."
Evde bulduğum,hiç oynamadıkları bir oyuncağı Şeytan'a benzeterek konuşturdum.Melek olarak sadece ben konuştum.Çocukların çok hoşuna gitti.Ben de devam ettim.
Minik şeytan: "Anneni dinleyip süt içeyim deme sakın!Süt çok zararlı!Onun yerine kola iç!"
Melek: "Anneni dinlemeli, sütünü mutlaka içmelisin.Süt çok faydalıdır.Kemiklerini güçlendirir.Boyunun uzamasına yardımcı olur."
Minik şeytan: "Bu Melek sana yalan söylüyor!Onu dinleme!Sen sadece beni dinle!"
Çocuklar kızmaya başladılar.
Kızım: "Hayır!Seni dinlemiycez!" diye minik şeytana bağırdı.
Oğlum: "Sen kötüsün!" diyerek ona vurdu.
Kızım: "Git buradan!Bize yalan söylüyorsun!Süt faydalıdır.Kola da zararlıdır.Annem bizi seviyor!Biz onu her zaman dinleriz!" dedikten sonra, kardeşinin yaptığı gibi minik şeytana vurmaya başladı.
Minik şeytan: "Neden bana vuruyorsunuz?Ben size doğruları söylüyorum!Asıl bu şapşal Melek size yalan söylüyor!"
Çocuklar, "Hayır!Yalan söyleyen sensin!" diye bağırarak oyuncağı ellerine aldılar.Oyuncağı bir kızım hırpaladı,bir oğlum.
Bu sırada ben hırpalanan şeytanı konuşturmaya devam ettim.
"Aaahhh!Neden beni ısırıyorsun?Aaaaaah!"
Sonunda minik şeytanın onlardan korkup kaçtığını söyledim.
Zaferlerini kahkahalar atarak ve zıplayarak kutladılar.
Hemen sonra çocuklar; "Bir daha konuştur anne!Bir daha,bir daha!" diyerek devam etmemi istediler.
Farklı konularda, birbirine zıt öğütler vermeye ve tepkilerini gözlemlemeye devam ettim.
Bu oyunu oynarken, çocukların doğru ve yanlışı ayırt edebildiklerini gördüm ve mutlu oldum.
Şimdiye kadar onlara Şeytan'dan bahsetmemiştim.Bundan sonra "Şeytan" kelimesini duyduklarında, onun ne olduğunu sormazlar diye düşünüyorum.
Meleklerle ilgili daha önce konuşmuştuk.Belki o yüzden meleğe baştan güvendiler.
Bundan sonra meleğin sözlerini dinleyeceklerine göre,onlara bilmedikleri doğruları da bu oyunla öğretebilirim diye düşündüm.Ne de olsa oyunla öğrendikleri bilgileri kolay kolay unutmuyorlar.
Ne zaman oyuncağı görseler,bana getirip "Anne şeytanla meleği yine konuştur lütfen." diyorlar.
Öyle görünüyor ki bu oyunu uzunca bir süre oynamaya devam edeceğiz. :)
Bu şekilde bir oyun oynamak isteyenlere birkaç önerim olacak.
Öncelikle çocuğun kendini sözle ifade edebildiği bir yaşta olmasına dikkat edin.
Şeytan yerine koyduğunuz oyuncak veya kukla için korkunç görüneni değil,komik görüneni seçmeye çalışın.
Böylece çocuğunuzun şeytandan korkması yerine,ona gülmesini sağlamış olursunuz.
Çocuklarınızla birlikte bol kahkahalar atacağınız, eğlenceli oyunlarla dolu günler dilerim.
Sevgiyle kalın...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder