30 Aralık 2014 Salı

10 Dakika Manevi İhtiyaç Molası


Zaman hepimiz için hızla akıp geçiyor. Koşturmacamız sabah başlayıp gece kafamızı yastığımıza koyuncaya kadar sürüyor.Bizim günümüz nasıl geçti gayet iyi biliyoruz.Peki ya çocuğumuzun günü nasıl geçti?Biliyor muyuz?Çocuğumuzla konuşmak için bolca vaktimiz olsa dahi, onun gün içinde yaşadığı olaylar karşısında neler hissettiğini, bize söylemek isteyip söyleyemediği bir şeyin olup olmadığını biliyor muyuz?

Her çocuğun ihtiyacı olan manevi ihtiyaç molasından bahsedeceğim size.
Eğer molayı uygulamaya başlarsanız, çocuğunuzun yaşadığı, daha önce size hiç söylemediği olayları kendi ağzından duyacak, çocuğunuzun sizinle ve çevresindeki kişilerle yaşadığı olaylar karşısında neler hissettiğini öğreneceksiniz.

Kızım eve geldikten sonra, ona okulda neler yaptığını sorarım.Genellikle ya kısa cevaplar verir, ya da hatırlamadığını söyler.Ne zaman uyumak için yatağa yatsa, bana gün içinde onu mutlu eden veya üzen olayları anlatmaya başlar.
Ben kızımın neden yatağa yattıktan sonra konuşmaktan hoşlandığını merak ederken, çok değerli bir psikologdan bu konuda bir yöntem öğrendim.Meğer farkında olmadan o yöntemi uyguluyor ve şartlarını yerine getiriyormuşum.

Çocuğunuzu rahatlatarak, sizinle konuşmasını kolaylaştıracak, çocuğunuzla aranızdaki bağı güçlendirecek olan  10 dakikalık manevi ihtiyaç molasını nasıl uygulayabilirsiniz?

Çocuğunuzla baş başa olacağınız,sessiz bir odaya geçin.
Gece lambasını açarak veya bir mum yakarak, ışığı kapatın.Böylece odanın içindeki diğer nesneler dikkatini dağıtmayacak ve sadece size odaklanacaktır.
Çocuğunuzu karşınıza alarak oturun.
Çocuğunuzun gözlerine bakarak gülümseyin.Eminim ki bunu içinizden gelerek,doğal olarak yapacaksınız.O sizin biricik yavrunuz.Yumuşayın ve bunu çocuğunuza hissettirin.
Onun hakkındaki iyi düşüncelerinizi ve dileklerinizi anlatarak başlayın.
Doğduğunda neler hissettiğinizi, aklınızda kalan güzel anıları anlatabilirsiniz.

Sözünüzü kesip bir şeyler anlatmıyorsa, veya soru sormuyorsa, ona yakın zamanda birlikte yaşadıklarınızı hatırlatın.
Çocuğunuzun doğru davranışlarını sayarak, bu tür davranışlarda bulunduğu zaman neler hissettiğinizi söyleyebilirsiniz.Doğru davranışlarda bulunduğu zaman kendini nasıl hissettiğini sorarak, onu konuşmaya teşvik edebilirsiniz.

Çocuğunuzla neler konuşabileceğinizi en iyi siz bilirsiniz.Ben fikir olsun diye birkaç örnek veriyorum.Sadece şunlara dikkat edin:
Baştaki yumuşama halinizi bozmamaya özen gösterin.
Onu kesinlikle yargılamayın.
Onu dinleyin!Sözünü kesmeden, yorum yapmadan,"Hmmm." diyerek başınızla anlattıklarını onaylayın.
Çocuğunuzun anlattıkları hakkında yorum yapma gereği duyarsanız, önce ona bu konuda ne düşündüğünü, ne hissettiğini veya ne yapmayı planladığını sorun.

Molanız 10 dakikadan daha kısa veya daha uzun sürebilir.Saate bakarak çocuğunuzun dikkatini dağıtmayın.

Birden fazla çocuğunuz varsa, her biri için ayrı molalar olmalı.

Çocuğunuzu ne kadar iyi tanımak istiyorsanız, o kadar sık uygulayın.

Çocuğunuzla aranızdaki sevgi bağının her geçen gün daha da güçlenmesi dileğiyle...
Sevgiyle kalın.

Eda S.




29 Aralık 2014 Pazartesi

OLAF (Kes-Yapıştır)


Çocuklar, "Karlar Ülkesi" filmindeki kardan adam Olaf 'ı çok sevdiler.Komik gülüşü ve esprileriyle sadece çocukları değil, beni bile etkiledi. 
Sizin evde de bir Olaf hayranı varsa, bu etkinlik ilginizi çekebilir.

Olaf'la ilgili arama yaparken aşağıdaki linki buldum.Linkte, Olaf 'ın her parçası dağınık halde tek A4 sayfasında.Çıktısını alıp parçaları kestim.Çocuklar Olaf 'ı istedikleri şekilde mavi fon kartonuna yapıştırıp boyadılar.Yataklarının hemen yanlarındaki duvarlara,kendi seçtikleri yerlere yapıştırdık.Her gün kendi yaptıkları Olaf 'lara bakıp bakıp gülüyorlar. 

Hemen çıktı almak için:
 http://www.midgetmomma.com/wp-content/uploads/2014/01/frozen-olaf-build-a-snowman.pdf


"Karlar ülkesi" filmi ile ilgili çıktı alınabilir diğer sayfalara ulaşmak için:

27 Aralık 2014 Cumartesi

Kelime Bombası


Kelime bombası oyununu oynarken kızım öyle heyecanlıydı ki, okuma çalışması yaptığının farkına bile varmadı."Ya bomba çıkarsa...Ohh çıkmadı!Ya sana çıkarsa!Haha!Bomba senin elinde patladı!" derken heyecan ve mutluluktan yerinde zıplayarak kahkahalar attı.Oyunu hazırlarken bu kadar eğleneceğini tahmin etmemiştim doğrusu. :)

Oyunu hazırlamak için kullandığım malzemeler:
Kelimeleri yazmak için fon kartonu,
Çekiliş için derin bir kavanoz,
Kavanozu, içi görünmeyecek şekilde kaplamak için kağıt
ve 
Kalem

Fon kartonunu, eşit büyüklükte, küçük dikdörtgenler elde edeceğim şekilde kestim.Toplam 32 adet kesmişim.Daha fazla da olabilir.
2 tanesinin üzerine bomba resmi çizdim.Patlıyormuş gibi etrafına zigzaglar çizdim.
2 tanesinin üzerine de kalp şekli.
Geri kalan parçalara kızımın okuyabileceği kelimeleri, birlikte yazdık.Benim yazdıklarımın içinde, daha çok okumaya zorlandığı kelimeler vardı.
Kavanozu kaplayacağım kağıda oyunun adını yazarak, kağıdı kavanoza bantladım.

NASIL OYNADIK?

Tüm kartları kavanoza koyduk.
Bir kızım,bir ben sırayla çektik ve çektiğimiz kartı okuduk.
Doğru okuyan,okuduğu kartı kendi önüne koydu.
Doğru okuyup okumadığımı her seferinde kızıma kontrol ettirdim.

Yanlış okuyan, kartı kavanoza geri bıraktı.
(Biraz heyecan için ara sıra çektiğim kartı yanlış okudum. ;)

Bomba çeken, elindeki tüm kartları kavanoza geri koymak zorunda.
Kalp çeken, bir kart daha çekme hakkı kazanıyor.

Oyunu bitirmek istediğinizde, çektiğiniz bombaları kavanoza geri koymayın.Böylece tüm kartları çekerek oyunu bitirebilirsiniz.Sonunda da elinizdeki kartları sayın.En fazla kartı toplayan,oyunu kazanır.

İyi eğlenceler.


Renk Değiştiren Trafik Lambası


Oyuncak arabalar için bir trafik lambası yapalım ama ışıklarını dilediğimiz gibi açıp kapatalım istedik.Lambamızı tuvalet kağıdı rulosu ve şurup kutusundan dönüştürdük.

Şurup kutusunun üst kısmını, tuvalet kağıdı rulosunun boyundan 1 cm daha kısa kalacak şekilde kesip çıkardım.Ön yüzüne 1TL'lik metal para yardımıyla alt alta 3 daire çizdim.Dairelerin içlerini keserek çıkardım.Ön yüzü akrilik boya ile siyaha boyadık.

Tuvalet kağıdı rulosunu kutunun içine koyarak,dairelerin alt ve üst noktalarını rulonun üzerine işaretledim.Ruloyu çıkararak fotoğraftaki gibi boyadım.


Ruloyu kolay döndürebilmek için üstüne kartondan bir kapak yaptım.Kapağın ortasına bıçakla bir kesik açtım.Uzun,dikdörtgen bir karton parçasını ikiye katlayarak,uçlarını kapaktan geçirdim.Arkasından uçları iki yana açarak kapağa yapıştırdım.
Kapağı yapıştırmak için beyaz tutkal kullandım.

Eğlenceli oyunlar dilerim.
Sevgiyle kalın.

Sayı Eşleştirme Garajı


Aslında evin her yerine dağılmış olan oyuncak arabaları toplamaktı amacım. :)
Bu şekilde bir garaj hazırlayarak, etkinlikleri pek sevmeyen oğluma, en sevdiği oyuncaklarıyla sayıları tekrarlayabileceği bir oyun alanı hazırlamış oldum. ;)

"2 numaralı araç iki numaralı park yerinden çıkmaya hazırlanıyooor!Brrrmm!1 numaralı araç 1 numaralı park yerini arıyooor!Veee işte bulduuu!"

Büyük bir kartonun üzerine, arabaların sığacağı genişlikte bölmeler çizdim.
Her bölmeye 1'den 19'a kadar sayıları yazdım.
Arabaların üzerine ise aynı sayıların yazılı olduğu çıkartmalar yapıştırdım.Hazır çıkartmalarınız yoksa, küçük kağıt parçalarına sayıları yazıp arabaların üstlerine yapıştırabilirsiniz.


Oğlum helikopter pistinin de olmasını istedi.Kullanmadığımız bir CDyi kartona yapıştırarak bir de helikopter pisti yaptık.


Eğlenceli oyunlar dilerim.
Sevgiyle kalın.






21 Aralık 2014 Pazar

3 Boyutlu El Çizimi


Çocuklar kendi ellerini bu yöntemle çizdiklerinde, resmin bitmiş halini seyretmeye doyamıyorlar.Basit çizgilerle böyle değişik bir görüntü elde etmek onları şaşırtıyor.Sihir gibi. :)
Siz de yapmak isterseniz:
3 boyutlu el çizmek için önce elinizi kağıdın üzerine koyarak etrafını kalemle çizin.
Cetvel yardımıyla el şeklinin dışında kalan boşluklara düz çizgiler çizin.
Çizgilerin uçlarını el şeklinin içinden, aynı yönde eğri çizgilerle birleştirin.
İşte bu kadar basit. ;)




Arabalarla rulo devirmece


Oyuncak arabalarını hızlı hızlı sürerek çarptırmayı çok seven oğlum için alternatif bir oyun hazırladım.Kızımın da hoşuna gidince birlikte oynamaya başladılar.

Tuvalet kağıdı ve kağıt havlu rulolarını yere sıraladık.
Arabaları hızlıca iterek ruloları devirdiler.
Her arabanın kaç rulo devirdiğini saydılar.
Oynamaktan sıkıldıklarında ise rulolardan şato yaparak,arabaları önüne sıraladılar.
Şatoyu arabalarla yıkarak, tekrar tekrar yaptılar.

Eğlenceli oyunlar dilerim.
Sevgiyle kalın.

17 Aralık 2014 Çarşamba

İp sarma çalışması


İp sarma çalışması, çocukların el ve parmak kaslarını geliştirmenin yanı sıra, ipi sürekli sıkı tutarak değil, arada serbest bırakarak sarmak zorunda oldukları için, parmaklarını nasıl kontrol edeceklerini öğrenmelerine yardımcı oluyor.

Nasıl yaptık?
Önce ipi saracağı nesnenin şekline karar verdik.
Tahta çubuklarla yıldız şekli oluşturarak uçlarını silikon tabancasıyla sabitledim.(Kalın bir kartonu yıldız şeklinde keserek aynı etkinliği hazırlayabilirsiniz.) 
İpin rengini kendisi seçti.
Yıldızın kollarından birine ipi bağladım.Dıştan içe doğru nasıl saracağını gösterdim.
Her yeni kola başlamadan önce ipi keserek bağladım ve kalan ipi yeniden diğer kolun ucuna bağladım.Her bir kola ayrı ayrı dıştan içe doğru sardı.
Tüm kollar iple kaplandığında, çapraz olarak ortasına sarmasına ben de yardım ettim ve arkasından düğüm attım.

Yıldızı süs olarak asmak istediği için, ucundan artan ipi halka şeklinde düğümleyerek bıraktım.



Bu yıldızları süs olarak asmayı düşünüyoruz.Hatta çocuklar cama asmak istiyorlar.Ne de olsa onların minik parmakları emek emek sardı o ipleri.

Eğlenceli çalışmalar dilerim.
Sevgiyle kalın.

Çocuklar neden okuldan koşarak çıkıyorlar?


Uzun zamandır okul çıkışında çocukları gözlemliyorum.Her seferinde hemen hemen aynı görüntüler ve konuşmalara şahit oluyorum.
Çocuklar okuldan koşarak çıkıyorlar.Koşarken bir yandan da çığlık atıyorlar.
Annelerin çocuklarına "Koşma çocuğum!Düşeceksin!" uyarılarını duyuyorum.

Hiç düşündünüz mü çocuklar neden okuldan koşarak çıkıyorlar diye?

Çocuk evde istediği zaman kalkıp oturuyor,istediği zaman koşup oynuyorken, okula başladığında ani bir değişimle, 40 dakika boyunca tahta sırada oturmak zorunda kalıyor.Çocuğunuzun bir günde toplam kaç dakika oturmak zorunda olduğunu hesaplayabilir misiniz?Hem de öğretmen söz vermedikçe konuşmadan,izin istemeden ayağa kalkmadan.

40 dakika boyunca içindeki enerjiyi dışarıya çıkarmadan içinde tutan çocuk, zil çaldığı anda içinde tuttuğu enerjiyi bir anda bırakıveriyor.Çığlık çığlığa koşmak, enerjisini en hızlı dışa vurma şekli olmalı ki bunu yapıyor. :)
Koşmasının diğer sebebi ise, gün boyu özlemini çektiği annesine,babasına,kardeşine ve evine bir an önce kavuşmak istemesi.

 Sizin sıcacık,sevgi dolu kucağınıza hasret kalan çocuğunuz size doğru koşarken, ona "Koşma!" demeyin ne olur.
Size doğru koşan çocuğunuza kollarınızı açın.Ona sımsıkı sarılın.Bunu hak etti.Gün boyu ders saatlerinde sınıfta oturmayı başardı. :)

Sevgiyle kalın.


13 Aralık 2014 Cumartesi

Poster hazırlama programı


Bu programla çocukların bir fotoğrafını siyah-beyaz dev bir poster yaptık.Şu anda salon duvarındaki postere bakmaya doyamıyoruz. 

Dilediğiniz fotoğrafı siteden online olarak istediğiniz boyutta ayarlıyorsunuz.Toplam kaç A4 sayfası ettiğini,boyutunun kaça kaç olduğunu ve birleştirdiğinizde nasıl görüneceğini siz ayarlarken gösteriyor.
Ayarlamada sona yaklaştığınızda(5.Aşama) "Grid Size" yazısının yanındaki 10 mm'yi, 3 mm olarak değiştirdiğinizde fotoğraf daha net görünüyor.
Son olarak hazırladığınız posteri A4 kağıdına çıktı alabileceğiniz şekilde bilgisayarınıza kaydediyor.
Size de çıktı alıp parçaları birleştirmek ve duvarınıza yapıştırmak kalıyor. 
Aşağıdaki linki tıklayarak siteye ulaşabilirsiniz:

BİL BAKALIM KİM? oyunu


Bu oyunu genellikle sofrada ailece yemek yerken veya birlikte uzanarak keyif yaparken oynuyoruz.
Oyunu oynarken çocuklar hafızalarındaki bilgileri tazeleyerek,yeni bilgiler öğreniyorlar.

"Şu anda aklımda biri var.Size birkaç ipucu versem,bu kişinin kim olduğunu bulabilir misiniz?" diye soruyorum çocuklara.
"Aklımda tuttuğum kişi Ankara'da yaşıyor."
Bu ilk ipucunu verdikten sonra çocuklar sesli olarak düşünmeye başlıyorlar. Ankara'nın bir şehir olduğunu,bizim oturduğumuz şehirden uzak olduğunu anlatıyorum.Kendi yaşadığımız şehrin adını tekrar etmiş oluyorum.

"Bu kişi bir öğretmen."
İkinci ipucu ile kişiyi tanımlarken meslekleri öğrenmiş oluyorlar.

"Bu kişi uzun boylu.Siyah saçlı.Yeşil gözlü."
Üçüncü ipucu ile kişinin nasıl göründüğünü tanımlamayı öğreniyorlar.

Üç farklı ipucu verdiğim halde hala kim olduğunu bulamamış olurlarsa,o kişi ile yaşadıkları ilginç veya akıllarında kalmış olduğunu düşündüğüm bir anıyı hatırlatıyorum:
"Bu kişi ile birlikte sahilde, renkli taşlardan yolları olan bir kale yapmıştınız.."

Onları etkilemiş olan bir anıdan bahsettiğimde genelikle kim olduğunu hemen buluyorlar.
Bu ipucu da kişiyi bulmalarına yardımcı olmuyorsa,bu sefer kişinin adının ilk iki harfini söylüyorum.

"Bu kişinin adı... Ay..."
Cevap çoğunlukla bu ipucundan sonra anında geliyor.
"Ayşe!"

Eğlenceli oyunlar dilerim.
Sevgiyle kalın.

Düğüm atma ve fiyonk yapma çalışması


Henüz parmak kas gelişimini tamamlamamış olan oğluma düğüm atmayı,düğüm atmayı bilen kızıma ise fiyonk yapmayı öğretmemi isterler mi diye sordum.
Koro halinde "Eeeveeet!" cevabını aldım. :)

Birkaç renkli fular çıkardım.Fularları sehpanın ayaklarına geçirerek önce oğluma nasıl düğüm atıldığını gösterdim.
"Uçları çapraz yap,altta kalanı ortada oluşan boşluktan geçir ve iki ucunu tutarak yanlara doğru çek."
diyerek iki fulara ikişer düğüm atmasını sağladım.
Başardığında mutluluktan gözleri parlıyordu. :)

Kızım düğümleri kendisi attı.Fiyonk yapmak için bir ucunu nasıl ikiye kıvırıp tutacağını,diğer ucu nasıl etrafından geçirip çekeceğini gösterdim.
İki fulara da fiyonk yaptıktan sonra, uçlarını tekrar tekrar düğüm yaparak bir süre daha oynamaya devam etti.

Çocukların öğrenirken eğlenmeleri dileğiyle...
Sevgiyle kalın.


10 Aralık 2014 Çarşamba

Kardan adamla okuma-yazma çalışması



Büyük bir kaseyi A4 kağıdına kapatarak göbeğini, bardakla da kafasını çizerek bir kardan adam yaptık.Kızıma, gövdesi dışında istediği yeri çizip boyayabileceğini söyledim.Çünkü göbeğine pamuk yapıştıracaktık.
Pamukları yapıştırmadan önce, öğrendiği kelimeleri kardan adamın gövdesine yazmasını istedim.
Yapmış olduğu ödevlerin içinden seçerek, gövdeyi tamamen dolduracak şekilde bildiği kelimeleri yazdı.
Okuma-yazma bilmeyen çocuklar için sayılarla veya renklerle yapılabilir.


Pamuğu küçük parçalara ayırdık.
Okuduğu kelimenin üstüne yapıştırıcı sürdü ve pamuk parçası yapıştırdı.


Tek tek tüm kelimeleri okuyarak, kardan adamın gövdesini pamuklarla kapladı.


Sonuç olarak okudu,yazdı,okudu ve resimli bir faaliyet yaptı. ;)
Sevgiler...



9 Aralık 2014 Salı

Ayran şişesi ve tuvalet kağıdı rulosundan KARDAN ADAMLAR



Bulunduğumuz şehre kar yağmadığı için gerçek kardan adamlar yapamayınca,en azından faaliyet olarak yapalım dedik.


Bir işe yarar diye sakladığım ayran şişesinin tepesine Biscolata kutusunu geçirince şapka gibi oldu.İlk iş kutuyu siyah el işi kağıdıyla kapladım.Şapkanın siperi için siyah karton kullandım.Kutuyu kartona kapatarak daire çizdim.Siperi iki parmak kalınlığında olsun istedim.Çizdiğim dairenin iki parmak dışından bir daire çizerek kestim.Ortadaki dairenin içini de keserek çıkardım ve kutuya bantlayarak sabitledim.Şişenin kapağına silikon sıkarak şapkayı taktım.

Gözleri ve ağzını kızım keçeli kalemle çizdi.Burnu için turuncu el işi kağıdı kullandık.Burnunu ve düğmeleri sabitlemek için yine silikon tabancasını kullandım.
Bir kumaş parçası keserek atkı yaptık.
Son olarak siyah kartondan kollarını keserek şişeye yapıştırdık.


Tuvalet kağıdı rulosunu beyaz kağıtla kaplayarak bantla sabitledim.
Küçük gelen bir çorabı tepesine geçirdim.Uzun kalan kısmı kesip çıkardım.Tepeden iple bağladım ve uçlarını keserek püskül görünümü elde ettim.
Çorabın artan kısmından uzun bir parça keserek atkı yaptım.
Bu, oğlumun kardan adamı olduğu için suratını o yaptı.3 adat oynar göz yapıştırmak istedi.Canavar kardan adam oldu. :) Ağzını ve burnunu çizdi.
Düğmeleri silikonla birlikte yapıştırdık.

Çocukların iki yeni oyuncağı oldu. :)

Eğlenceli faaliyetler dilerim.
Sevgiyle kalın...

Kapıda örümcek ağı var!


Çocukların oynamaktan en çok keyif aldıkları oyunlardan birisi bu.
Koli bantlarından kapıya bir örümcek ağı yapıyorum.Elinizde bolca pinpon topu varsa,oyunun asıl amacı belli bir mesafe uzaklıktan pinpon toplarını atarak, bantlara yapışmalarını sağlamak.

Biz bu oyunu evdeki tüm hafif oyuncakları çıkartarak yapıyoruz.Attıklarında yapışmayan oyuncakları ağa yaklaşarak kendileri yapıştırıyorlar.Bir örümceğin geldiğini ve ağa takılan her şeyi yediğini hayal ederek hepsini tek tek çıkartıyorlar.Sıkılıncaya kadar oynamaya devam ediyorlar.
Yine mi koli bandı demeyin lütfen.Çocuklar bu basit oyunlarla çok eğleniyorlar. :)


1 Aralık 2014 Pazartesi

Evde harf avı


Öğrendiği harfleri tekrar etmesi ve nesnelerin hangi harfle başladığını çalışması için evde kızımla harf avına çıktık.

Not kağıtlarına öğrendiği harfleri yazmasını istedim.
Kağıtları yere yakın olacak şekilde duvara bantladım.
Evin içinde dolaşarak nesnelerin isimlerini tek tek söylemesini sağladım.
Öğrendiği harflerle başlayan bir şey bulduğunda,onu uygun harfin yazılı olduğu kağıdın önüne bıraktı.

Bazı nesnelerin adında aradığı harf bulunuyor,ama başında olmuyordu.Aradığı harfin,kelimenin başında mı,ortasında mı yoksa sonunda mı olduğunu söylemesini istedim.Eline aldığı her nesnenin adını sesli olarak söyleyerek,içinde bildiği harflerden olup olmadığını düşündü.

Bol oyunlu günler dilerim.
Sevgiye kalın...