25 Şubat 2015 Çarşamba

Tek Elle Basket




Bu oyunda hem pota, hem de top tek elimizde ve ikisi de bizim kontrolümüzde.
Tek elle basket oyunu, çocukların el-göz koordinasyonunun gelişmesine yardım ediyor; aynı zamanda kol kaslarını da çalıştırıyor.
Çocuklar açısından en önemli özelliği ise eğlenceli olması. :)

Oyunun amacı, ,altı kesilmiş olan ayran şişesinin kapak kısmına bağlı olan topu, şişenin sapından tek elle tutarak, şişenin içine basket atmak.

Oyunu hazırlamak ise çok basit.
Tutacak sapı olan plastik bir şişeyi fotoğraftaki gibi kesin.


Top olarak pinpon topu kullanabilirsiniz.Ben gazete kağıdından bir top yaptım.İpi topun etrafına dolayarak sıkıca bağladım.Parlak görünmesini istediğim için etrafına parlak kağıt sarıp şeffaf koli bandıyla sardım.Suratına çarpma ihtimaline karşı, topun çok ağır olmamasına dikkat ettim.

İpin uzunluğunu, kızım elinde tuttuğunda top yere değmeyecek şekilde ayarladım.
İpin diğer ucunu şişenin kapağına sıkıştırdım.


Biter bitmez başımda sabırsızlıkla bekleyen kızıma verdim.Hemen oynamaya başladı. :)

Eğlenceli oyunlar dilerim.
Sevgiyle kalın.

Süper Kahramanlarla Çalışma Sayfaları


Resim yapmak bir yana, kalemi eline almayı bile istemeyen oğlum ilk defa bir çizgi çalışmasını severek yaptı.Fotoğrafta gördüğünüz sayfalarda her çizgi çalışmasının başında bir süper kahraman resmi var.
Çalışmayı yaptırırken ona şöyle dedim.
"Süper kahramanların senin yardımına ihtiyaçları var.Her biri senden farklı şeyler çizmeni istiyor.Batman senden, noktaları birleştirerek daire çizmeni istiyor.Spiderman ise kaleminle noktaların üzerinden geçerek kare çizmeni istiyor."

Her bir kahramanın istediklerini bu şekilde tek tek söyledim.İlk defa bu kadar severek ve isteyerek çizgi çalışması yaptı.
Bu çalışmanın yanı sıra,makasla kesme çalışmalarını da kahramanlar istiyor diye daha düzgün ve dikkatli yaptı. :)

Sayfaların çıktısını aldığım internet adresinde, süper kahramanlarla harf eşleştirme, yazı yazma, hikaye oluşturmak için kes-yapıştır,sayı sayma gibi birçok çalışma var.

Süper kahramanlı çalışma sayfalarının çıktısını almak için buraya tıklayınız.

24 Şubat 2015 Salı

Kartondan 3 Boyutlu Elsa


3 boyutlu Elsa yaptık bugün.Kızım onu konuşturarak oynamaya doyamadı ve yatıncaya kadar elinden bırakmadı. smile ifade simgesi
Sizin evinizde de minik bir Elsa hayranı varsa, bu kartondan oyuncağı yaparak onu mutlu edebilirsiniz.

Nasıl yaptım?
Aşağıda linkini paylaştığım sayfadan çıktı aldım.Kesilmesi gereken parçaları, önce sağlam olması için ince bir kartona yapıştırdım.Sırt sırta yapışması gereken kollar ve başın olduğu parçaların sadece bir yüzünün arkasına karton yapıştırdım ki iki kat karton olmasın.

Gösterilen yerlerden kesip yapıştırarak tamamladım.

Çıktı aldığım adres:

20 Şubat 2015 Cuma

Makasla Kesme Çalışması


Oğluma makasla keserek bir faaliyet yapmayı ister mi diye sordum.Evet yanıtını alır almaz, uzun süredir hazırlamaya fırsat bulamadığım bir faaliyeti hazırlamaya koyuldum.


Boyama kitabından bir resim seçtim.Resmin bulunduğu sayfayı yırtarak kitaptan ayırdım.

Aşağıdaki fotoğrafa göre:
1-Sayfanın büyüklüğünde yeşil fon kartonu kestim.
2-Resmin bulunduğu sayfanın altına boydan boya yapıştırıcı sürdüm.
3-Yeşil fon kartonunu, resim sayfasının üstüne koydum.Yapışkan sürdüğüm yere parmaklarımla bastırarak, kartonu kağıda yapıştırdım.
4-Fon kartonunun havada kalan kısmını ince şeritler halinde kestim.


Çalışma aşamaları:
En baştaki fotoğrafa göre:
1-Otların arasında gizlenen hayvanı ortaya çıkarması için, tüm otları kesmesi gerektiğini söyledim.
Şeritlerin uçlarını tek tek tutarak kesmeye başladı.
2-Önce yarı yarıya keserek kısalttığı şeritleri tamamen kısaltmadan önce, salyangozun ayakları olup olmadığını merak etti. :)
3-Şeritlerin tamamını keserek, salyangoz resmini ortaya çıkardı.
Resmi boyamak istemedi.Ben de ısrar etmedim.Uzun zamandır eline almadığı makası, bu çalışma sayesinde zevkle kullanmış oldu.

Sevgiyle kalın.

19 Şubat 2015 Perşembe

AÇEV Anne Destek Programı


Birinci dönemde kızımın gittiği okulda, Anne Çocuk Eğitim Vakfı'nın 7-11 yaş grubu çocukları olan anneler için hazırladığı "Anne Destek Programı"na katılma şansım oldu.
AÇEV'i daha önce duymuş olmama rağmen, ilk defa bu vakfın bir eğitim programının içinde yer aldım ve hayatımda ilk defa katıldığım bir eğitim sürecinin hiç sonu gelmeden devam etmesini istedim.

12 hafta boyunca, haftanın bir günü sabah saatlerini birlikte geçirdiğimiz rehber öğretmenimiz ve tüm katılımcı annelerle adeta aile gibi olduk.
Bir yandan her annenin ihtiyacı olan önemli bilgileri öğrenirken, bir yandan doğaçlama oyunlar oynadık.Anne ve çocuk rollerini paylaştığımız oyunlarda, daha önce farkında olmadan yaşayıp geçtiğimiz olayları bilinçli bir şekilde tekrar yaşadık ve hatalarımızı kendimiz gördük.

Eğitim süresince, çocuklarımızı yetiştirirken yaşadığımız tüm sorunlara, rehber öğretmenimizin desteğiyle, tek tek çözüm yolu bulduk.Her hafta öğrendiklerimizi uygulamaya geçirerek, bir sonraki buluşmamızda uygulamalarımızı ve aldığımız olumlu sonuçlardan duyduğumuz mutluluğu paylaştık.

Bu eğitim programına zaman ayırarak, çocuklarım, kendim ve ailem için çok faydalı bir şey yaptığıma inanıyorum.


Eğitimde öğrendiğim konuları, zaman buldukça sayfamda sizlerle paylaşmaya çalışacağım.

Fırsatı olan her anneye, bu muhteşem eğitim programına katılmalarını tavsiye ederim.
Çocuğunuzun okuduğu okulun rehberlik servisinden AÇEV'in destek programlarıyla ilgili bilgi alabilirsiniz.

Sevgiyle kalın.

Anne Destek Programı'nın içeriği:

Çocuğa yönelik;
-Tanışma.Kadın ve anne olmak.
-Çocuk ve aile tutumları
-Bedensel,zihinsel,duygusal ve sosyal gelişim
-Çocuğu dinleme ve kendini ifade etme
-Olumlu davranışları geliştirme
-Olumsuz davranışları değiştirme
-Empati,çatışma çözme ve öfke yönetimi
-Çocuğun sorumluluk kazanması
-Çocuğun gelişiminde okul-aile-toplum ilişkileri
-Çocuk ve oyun

Anneye yönelik;
-Üreme sağlığı ve cinsel sağlık

AÇEV'le ilgili ayrıntılı bilgi için tıklayınız:www.acev.org


16 Şubat 2015 Pazartesi

Misket ve Pinpon Topu ile Puan Toplama


Bir karton kutunun kenarını misketin rahat geçebileceği büyüklükte keserek kapılar yaptım.Kutuyu ters çevirerek, her kapının üzerine bir sayı yazdım.
Misketlere vururken parmakları acımasın diye ellerine birer metal kapak verdim.
Kapakları ters çevirdim.İşaret ve orta parmaklarının ucuyla kapağı sürüyerek misketlere vurup misketleri kapılardan geçirmeye çalıştılar.
Kaç puanlık kapıdan geçirdiklerini söyleyerek çığlıklar attılar.
İkişer atış yaptırarak kızımdan puanları toplamasını istedim.İkisinin puanlarını ayrı ayrı toplayarak karşılaştırdık.Her iki atışta kazanan değiştiği için ikisi de sevinç çığlıkları atmaya devam ettiler. :)
Misketler bittiğinde kutuyu kaldırıp altında toplanan misketleri avuçlayarak oyun alanına geri taşımalarından ayrıca keyif aldılar.

Kutunun diğer tarafına da pinpon topunun geçebileceği büyüklükte, farklı genişlikte kapılar açtım.
Emekleme pozisyonunda, pinpon toplarını pipetle üfleyerek kapılardan geçirmeye çalıştılar.
Bu sefer toplama yaptırmadım, çünkü kapıların üzerine 1000, 1005 gibi büyük sayılar yazmamı istediler.

Bu oyunla , birbirlerinin sırasını beklemeyi öğrendiler.Çünkü başlangıçta bilyeleri arka arkaya atmaya başlamışlardı ve birden sesleri yükselerek tartışmaya başladılar.Müdahale ederek birbirlerini beklemeleri gerektiğini anlatmak zorunda kaldım.Aralarında anlaşamazlarsa, oyunu kaldırmak zorunda olacağımı söyledim.Sonra baktığımda, sabırla birbirlerine sıralarını hatırlattıklarını ve sakinleştiklerini gördüm.

Eğlenceli oyunlar dilerim.
Sevgiyle kalın.

15 Şubat 2015 Pazar

Harf Topu İle Kelime Bulma Oyunu


Top veya balonla oynadığımız kelime bulma oyunundan hiç sıkılmadık.Topu birbirimize atarken birimiz bir kelime söylerken topu atıyor, topu tutan da o kelimenin bittiği harfle başlayan başka bir kelime söylüyor.
Harfleri zihinde canlandırmak ve bu harflere bağlı kelimeleri düşünmek çocuklar için müthiş bir beyin jimnastiği oluyor
.
Her gün oynadığımız bu oyuna harfleri görsel olarak da eklemek istedim ve bir harf topu yaptım.
Daha önce boyama için kullandığımız parşömen kağıtlarından bir top yaptım.(Gazete kağıdından da yapabilirsiniz.)
Küçük kağıtlara "Ğ" hariç alfabedeki tüm harfleri yazarak, karışık olarak topun üstüne bantladım.
Son olarak topun tamamına koli bandı doladım.

Harf topunu elimize aldığımızda gördüğümüz ilk harf ile başlayan bir kelime buluyoruz.Kelimeyi söylerken de topu sıradaki kişiye atıyoruz.Topu tutan da aynı şekilde ilk gördüğü harfi sesli olarak okuyarak, o harfle başlayan bir kelime buluyor ve bulduğu kelimeyi söylerken topu sıradakine atıyor.

Eğlenceli oyunlar dilerim.
Sevgiyle kalın.


13 Şubat 2015 Cuma

Mıknatıslı Hatırlatma Panosu


İkinci döneme bu mıknatıslı hatırlatma panosuyla girdik.Panoyu hazırlarken, çocukların panoyu kullanmak için yarışacaklarını tahmin etmemiştim.Artık sabahları ben tek tek yapmaları gerekenleri saymadan, çocuklar panonun tüm bölümlerini açarak, her birini uyguladıktan sonra keyifle tek tek kapatıyorlar.
Panoda onları en çok mutlu eden şey ise mıknatısların birbirine çarparak yapıştığında çıkardıkları ses.O yüzden her bölümde gördükleri hatırlatmaların hepsini yaptıktan sonra, panonun önüne geçerek, bölmeleri tek tek, hızlıca kapatıyorlar.Çıkan "Tap!Tap!Tap!Tap!" seslerinin ardından yüzlerinde kocaman gülümseme ile zıplayarak odadan çıkıyorlar. :)


Panoyu hazırlamak için önce neleri hatırlatmam gerektiğini bir kağıda not aldım.
Kalın, beyaz bir fon kartonunu, 4 hatırlatmanın sığacağı boyutta dikdörtgen şeklinde kestim.
Ortasından ikiye katlayarak, rahat kapanıp açılması için katladığım yerin üzerinden tırnağımla geçtim.
Açarak, alta gelecek kısmı 3 yerinden, kat izine kadar kestim.Böylece bölmeler birbirinden bağımsız kapanıp açılabilecekti.
Buzdolabı magnetlerinden, birbirine güçlü yapışanları seçip üstlerindeki resimleri soydum.(Magnetleri keserken birbirine yapışıkken kesmenizi tavsiye ederim.Farklı yönlerde keserseniz + ve - kutuplar farklı yönlere denk gelebilir.Öyle olunca, birbirini tutmayıp itiyorlar.)
Magnetleri bölmeleri kapatacak güçte ve büyüklükte keserek fon kartonuna silikonla yapıştırdım.Farklı bir güçlü yapıştırıcı da kullanılabilir.Sürekli açıp kapatacakları için sağlam olması şart.


Kartonun içine resimli ve yazılı olarak görevleri kendim çizdim.Görevi belirten bir resim de yapıştırılabilir.
Her bölmeye, kapandığında görünecek şekilde "Yaptım" yazdım.

Sarı bir fon kartonuna pritt ile yapıştırarak, hangi bölümün, ne zaman yapılacağını üstlerine yazdım.
Panoyu, koli bantlarını ters kıvırarak arkasına yapıştırdım ve bu şekilde çocukların ulaşabileceği yükseklikte ayarlayarak duvara sabitledim.

Sevgiyle kalın.

6 Şubat 2015 Cuma

Ayran Şişesinden Tren


Hızlı tren isteyen oğluma, içine oyuncak polislerini oturtabileceği temsili bir tren yaptım.
Ayran kutularımız arttıkça vagon ekleyebileceğimiz trenimizin, şimdilik makinist kabini ve bir adet yolcu vagonu var.


Treni yapmak için ilk olarak iki şişeyi birbirine bağladım.
Bir şişenin altına iki delik açarak kalın bir ipi deliklerden geçirdim.
Diğer şişenin kapağını açtım.İpin iki ucunu düğümleyerek şişenin kapağına geçirdim ve kapağı kapattım.
Böylece dilediğimiz zaman kapağı açarak vagonları birbirinden ayırabileceğiz.


Makinist kabini için yatık duran şişenin üstünü kestim.Keserken dikkat ettiğim şey, ön taraftan ayırmadan bir direksiyon şekli oluşturmaktı.
Makinistin sırtına gelecek kısmı da tamamen kesmeden içeriye kıvırdım.
Oturması için kartondan iki yanı boş küp şekli yaptım ve koli bandıyla içine sabitledim.

Ezine peyniri kutusunun şeffaf kapağıyla kabini kapattım.
Kutunun iki yanını kestim.Koli bandını katlayarak pencereler elde ettim.Bu pencereleri üst kenarlarından kutuya bantladım.
Kabinin açılıp kapanabilen iki penceresi oldu.


Yolcu kabini olacak şişenin iki yanına büyük pencereler yaptım.Makinist kabinindeki gibi koli bantlarıyla açılır kapanır pencereler yaptım.


Kartondan iki koltuk yapıp koltukları koli bantlarıyla sardım.Yine koli bantlarıyla alttan ve üstten şişenin içine sabitledim.


Sevgiyle kalın.


5 Şubat 2015 Perşembe

Eyvah Kızım Büyüyor!!!



Geçen akşam çocuklar yatağa yattığında her zamanki gibi yer minderine oturmuş, kızımla sakin bir sohbete başlamıştım.Son zamanlarda onunla birlikte yapmayı istediğim etkinliklere yanaşmıyor, farklı şeyler yapmak istiyordu.Bazen de bulduğum etkinliğin çok basit olduğunu söylüyor ve ona daha zor etkinlikler bulmamı istiyordu.Neden böyle yaptığını ona sormak istedim.

Ona, "Bir süredir benimle birlikte etkinlik yapmayı istemiyorsun.Bazen bulduğum etkinliği beğenmeyebilirsin ama  bana etkinlik yapmayı teklif de etmiyorsun.Sence neden artık eskisi kadar çok etkinlik yapmak istemiyorsun?" diye sordum.

Yatağında sırt üstü dönerek, gözlerini tavana dikti.Birkaç saniye düşündükten sonra, tavana bakmayı sürdürerek,
"Sanırım insan büyüdükçe, büyüdükçe değişiyor anne."
dedikten sonra yüzünü bana çevirdi.
Başını iki defa öne eğip kaldırarak, söylediği cümleyi onayladı.Ardından en saf ve doğal haliyle yüzünde kocaman bir gülümsemeyle gözlerime baktı.

Güçlü birisi beni omuzlarımdan tutup sarssa ve bana "Kızın büyüyor!" diye bağırsa, bu kadar sarsılmazdım.
Saniyeler içinde gözümün önünden kızımın üniversiteden mezun olup kepini havaya fırlatışı, ardından evlenip evden ayrılışı geçti.
Her zaman birlikte vakit geçirmeyi en çok istediği kişi ben olmayacaktım.Önce arkadaşlarıyla vakit geçirmeyi, sonra da eşi ve çocuklarıyla vakit geçirmeyi tercih edecekti.
Bunları daha önceden biliyor olsam da, bu sefer gerçekten deneyimlemeye başlamıştım.

İlkokula başlamadan önce büyümesi ve gelişmesiyle birlikte yaşadığımız tüm değişimler oldukça yavaştı.Kalemi eline verdiğimizde önce karalamalar, sonra daireler, ardından çöp adamlar ve nihayet iki boyutlu çizimler gelmişti.Birinden diğerine geçişi ise aylar sürüyordu.
Oysa şimdi her aşama, ben henüz alışamadan değişiveriyordu.

Okula ilk başladığında tenefüslerde tek başına bahçede koşturacak olması fikrine zor alıştırmıştım kendimi.Hani bir şeyin yanlış olduğunu bilirsiniz ama duygularınıza hakim olamayıp o yanlış olan şeyi yapmak istersiniz ya, işte tenefüslerde okula gitmeyip evde oturmak için kendimle savaşmam da öyleydi.

Her ne kadar kızımı seçimlerinde özgür bırakmaya özen gösteriyor, kardeşi ve arkadaşlarıyla oyunlarına müdahale etmiyorsam da, 6 yıldır bizi birbirimize bağlayan yüzlerce bağın hızla teker teker koptuğunu hissetmek içimi acıtıyor.Ona bu konudaki hislerimi belli etmemeye çalışmam, böyle hissettiğim gerçeğini değiştirmiyor...

Bazen sevmek, özgür bırakmaktır...
Sevgiyle kalın.
Eda Sijecic

3 Şubat 2015 Salı

Balonla Elektriklenme Deneyi


Son zamanlarda sıkça yün ceket giydiğim için, çocuklara dokunurken elektriklenme hissediyordum.Çocuklar da bunu hissederek geri çekiliyorlardı.Nasıl olup da elektrik yüklendiğimi şirin bir deneyle onlara göstermeye karar verdim.

Pembe krapon kağıdından kalp şeklinde kanatlar kestim.
Beyaz bir A4 kağıdına, sadece ortasına biraz yapıştırıcı sürerek yapıştırdım.
Sarı el işi kağıdından kelebeğin gövdesini oluşturacak bir parça kestim.Arkasına yapıştırıcı sürerek kağıda yapıştırdım.
Kızım kelebeğin yüzünü ve antenlerini çizdi. 

Küçük bir balon şişirdik.
Balonu hızlı hızlı saçımıza sürdük.
Önce kelebeğin bir kanadına yaklaştırarak yavaşça yukarı kaldırdık.
Kelebeğin kanadının balonla birlikte havaya kalkması çocukları çok şaşırttı.
Tekrar saçımıza hızlı hızlı sürterek önce bir kanadına, sonra yavaşça diğer kanadına yaklaştırıp iki kanadı birden yukarıya doğru kaldırdık.

Sürtünen cisimlerin elektrik yüklendiğini öğrendiler şimdilik.O yüzden plastik kaydıraklardan birkaç kere kaydıktan sonra, kaydırağın altına geçtiklerinde saçları kaydırağa yapışıyordu.Bunu da hatırlattım.
Yün ceketi giyip çıkarırken de aynı şekilde sürtünmenin etkisiyle elektrik yükleniyordum.

Elektronlar, +  ve - yüklenmeleri biraz daha büyüdüklerinde başka bir deneyle anlatırım.Şimdilik bu kadar bilgi yeterli. ;)

Eğlenceli deneyler dilerim.
Sevgiyle kalın.