20 Nisan 2015 Pazartesi

Önyargısız Çocuklar Yetiştirmek Mümkün mü?



Salaş kıyafetlerle, makyajsız halimle girdiğim bir mağazada çok fazla ilgi görmemiştim.Başka bir gün aynı mağazaya topuklu çizmelerim, şık paltom ve çantamla, makyajlı olarak girdiğimde, mağaza yöneticisi olan bayanın yanıma kadar gelip benimle özel olarak ilgilenmesine şahit oldum.
Nasrettin Hoca'nın "Ye kürküm ye" fıkrasını hatırlayarak güldüm bir süre. :)
Eminim herkesin yaşadığı buna benzer bir olay vardır.

 İnsanlara, etiketlerine veya dış görünümlerine göre değer yükleyen bir toplumda yaşıyoruz.

 Metroda yolculuk yaparken bir kızın fotoğrafını çekip yayınlamasıyla kısa zamanda tüm medyanın dikkatini üstüne çeken çocuğu çoğunuz görmüşsünüzdür.Ayağında terlikler vardı ve kitap okuyordu.
Fotoğrafını çeken kız, çocuğu hiç tanımadığı halde önyargısına güvenerek, onu aşağılayan bir yazı yazmış fotoğrafın altına.
Çocuk ise bu fotoğrafı görüp kendi sayfasında paylaşmış.Görüntüsünden utanmadığını, asıl önemli olanın insanlık olduğunu yazmış:

Çocuğumuzun yanında, insanların dış görünümleriyle ilgili konuşurken kurduğumuz cümlelere dikkat edelim.Şimdiye kadar bu konuda söylediklerimizi de bir düşünelim.Çocuğumuz, insanlara dış görünümlerine göre ayrıcalıklı davranıyor veya onları yadırgıyor mu? Çocuğumuzu gözlemleyelim.
Biz öğretmemiş olabiliriz.Arkadaşlarından da önyargılı davranışlar öğrenebilir.Bu durumu fark ederek düzeltmek yine bize düşüyor.

Örneğin sınıfta bir çocuk gözlük takıyor diye diğer çocuklar onunla alay ediyor olabilir.Sizin çocuğunuz da diğerleri gibi o çocukla alay ediyorsa, çocuğunuzun kendini gözlüklü arkadaşının yerine koymasına yardımcı olun.Ona "Senin de gözlerin bozulabilir ve daha iyi görebilmek için gözlük takmak zorunda kalabilirsin.Gözlük taktığın için arkadaşların seninle alay etse nasıl hissederdin?" diye sorarak, alay ettiği arkadaşıyla empati kurmasını sağlayabilirsiniz.
Ailesinin yeterince parası olmadığı için iyi giyinemeyen çocukları anlaması için de aynı yöntemle çocuğunuzu yönlendirebilirsiniz.

Hiç kimse mesleği, ünvanı, etiketi veya dış görünümü yüzünden aşağılanmayı hak etmiyor!

Meslek gruplarından bazıları toplum tarafından oldukça yüksek puan alıyor.Öyle ki o meslek gruplarından olan kişilerden bahsederken, ünvanının başına "Koskoca" kelimesi bile ekleniyor ve bu ön eki alan meslek grupları adeta ulaşılmaz bir yere yükseltiliyor.Sanki onlar hatasız ve diğer meslek gruplarından olan kişilerle aralarında uçurumlar var.

Örneğin; "Koskoca Profesör Doktor."
Profesör ünvanına sahip olan herkes üstün özelliklere sahip, bilge insanlar mıdır acaba?Aile içinde hiç sorunları olmayıp eşleri ve çocuklarıyla hiç kavga etmezler mi peki?Hiç hata yapmazlar mı?

Diğer koskoca meslek ünvanlarını da bir düşünelim;
Koskoca Dekan,
Avukat,
Doktor,
Bakan,
Fabrikatör,
Mühendis,
..............

Bu meslek ünvanları ve benzer ünvanlara sahip olanların ortak özelliği maddi güçlerinin, asgari ücretle veya yevmiye ile çalışanlardan çok daha fazla olması.Birçok ebeveynin hayali ise çocuklarının bu meslek gruplarından birini seçmesi.Seçsin tabii ki.Bunda bir sakınca yok.

Peki ileride bir şirketin yöneticisi konumunda olan çocuğunuz sizce diğer çalışanlara nasıl davranacak?Onları insan yerine koyup hal hatır soracak mı , yoksa onlara hep tepeden bakarak emirler yağdıran, onları her fırsatta aşağılayan ve ezen bir yönetici mi olacak?

Çocuklarımıza meslek gruplarını nasıl anlattığımıza odaklanalım.
Çocuğunuz çöpçü olmak istediğini söyledi (ki birçok küçük erkek çocuğuna büyülü gelen bir meslektir.); ona ne söylersiniz?
Sürekli pis bir kokunun dibinde yapılan pis bir iş olduğunu söyleyerek, bu kararından cayması için onu ikna etmeye mi çalışırsınız;
Yoksa bu mesleği seçmesinin nedenlerini sorarak,sohbetin arasında çöpçülere olan ihtiyacımızdan ve ne kadar önemli bir iş yaptıklarından mı?

Önyargısız çocuklar yetiştirmek istiyorsak, önce biz önyargılarımızdan kurtulacağız!

Çöpçüler olmasa, pis kokan sokaklarda yaşardık.
İşçiler olmasa, mühendisler işsiz kalırdı.
O meslek grubu olmasaydı ne olurdu diye her meslek grubu için düşünün.
Çocuğunuzla meslekler hakkında konuşurken bunlardan bahsedin.Çünkü toplum olarak her meslek grubundan insana ihtiyacımız var.

Mesleği, giyim tarzı ne olursa olsun, her insan değerlidir.
İnsana, insan olduğu için değer veren, önyargısız bir nesil yetiştirmek dileğiyle.
Sevgiyle kalın.

Eda S.





2 yorum:

  1. Önyargılı çocuk yetiştirmek benim de kaygı. Çok güzel anlatmış sinuz

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim Nihal Hanım.Bizden nasıl görürler, nasıl öğrenirlerse öyle davranırlar.Bizim tüm çabalarımıza rağmen önyargılı olmaya karar verirlerse, o zaman hayat onlara bu konuda ders vermeye devam edecektir.Ayağında terliklerle kitap okuyan çocukla alay eden kıza verdiği ders gibi. ;)

      Sil